Aydın (Ali Şeriati) Sözleri ve Kitap Alıntıları

Ali Şeriati, modern İran’ın en popüler yazarlarından birisidir. Derslerinin kasetleri, okuma yazma bilmeyenler arasında bile geniş çapta dağıtılmıştır. Eserleri sık sık yeniden yayımlanmıştır. Şeriati tarafından kaleme alınan Aydın eserinden alıntılar derledik. İyi okumalar.

Aydın (Ali Şeriati) Alıntıları

Ben, kültür, din ve tarihime yabancılaştığım zaman insanî şahsiyetimi kaybetmiş olurum.

Çünkü bireyin şahsiyeti, tarih, kültür ve dininden aldığı sermayelerden oluşur.

Aydının, hangi özelliklere sahip olduğunu, hangi sosyal ve tarihsel şartlarda meydana geldiğini ve taşıdığı bu özelliklerin kökünün nerede olduğunu bilmesi gerekir.

Çünkü kapitalizm herkesin payının parasına göre olması demektir.

Onların varoluş felsefesi, sadece ve sadece batı kapitalizminin gönderdiği malları tüketmektir.

En azından kendimizi değerlendirip, nereden geldiğimizi, ne zaman geldiğimizi, neden geldiğimizi değerlendirmemiz doğru bir çıkış olacaktır.

Kültür ve tarih bir milette kişilik ve bağlılık oluşturur. Millete sirayet etmek için onu tarihinden koparmak, kültürüne yabancılaştırmak gerekir.

Biz asimile yani yarı Avrupalıyız.

Yeni yetişen saf nesli de geçmişten koparıp kültüre yabancılaştırdıktan sonra bu nesil, kendinde hiçbir şey bulamaz ve tanıyamaz durma geldi; zira artık kendi tarihini, kültürünü, bütün manevî ve geleneksel değerlerini hor görmeğe başladı.

Her zaman, yüksek tahsil, üst düzeyde eğitim görüp diploma almış, belirli bir ilmi seviyeye sahip olup da, fikri sahada faaliyet gösteren birçok insanın büyük ayı kadar meseleyi anlamadıklarını devamlı olarak görmekteyiz.

İhraç edilen medeniyet şundan ibarettir: Gözle görülen aldatmanın her zaman ki tekrarı, ama hiçbir zaman neticeye ulaşmıyacak yalan, ancak bununla birlikte yüz senelik bir yolun, bir gecede aşıldığı tasavvur edilir.

Aydın, tercüme, kopya ve taklit yoluyla meydana gelmez. Bu yolla entelektüel, doktor, mühendis ve mimar meydana gelir ama aydın meydana gelmez…

Aydın, bir ferdin düşünme bakımından sıfatı iken entelektüel, ferdin meslek bakımından sıfatıdır. Bu kurala göre bazı aydınlar entelektüel iken bazıları değildir.

Hareket ve isyanın sebebi fakirlik değil, bilakis fakirlik hissidir.

Sosyolojide karşılaştığımız şöyle bir mesele vardır: Bir bölgede yüzde yüz doğru ve mantıklı olan bir gerçek, başka sosyal şartlarda yüzde yüz zararlı, tehlikeli, çirkin ve geçersizdir.

Biz kendi ulusal kimliğimizi, şahsiyetimizi elde etmediğimiz müddetçe ve ben, Avrupalılar, Amerikalılar ve Ruslar karşısında, benim kültürüm, sanatım, dinim, maneviyatım, tarihim, şahsiyetim, insani kabiliyetim ve kimliğim budur, ortada; sende bunlara değişik kalıplarla sahipsin, gel ortak bir programla, bütün bunlardan istifade edecek yeni bir insan oluşturalım diyemediğim müddetçe, istenilen neticeyi de bekliyemem. Şimdi hiçbir şeye sahip değiliz ve elimizde olanları da almışlar. O halde milliyetçilik yani kendi insanlığımıza, benliğimize dönüş yapmak gerekir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Diğer İçerikler:

Başa dön tuşu